Powered By Blogger

5 Nisan 2015 Pazar

EFENDİMİZ (S.A.V.) KUTLU DOĞUMUNUN 1444. YIL DÖNÜMÜNÜ BU GÜN KARAKUYU MERKEZ CAMİİ’DE KUTLADIK. İLÇE KAYMAKAMI BEDİRHAN İMAMOĞLU, GARNİZON KOMUTANI GÜRKAN IRAK, İLÇE MÜFTÜSÜ MÜKREMİN CABUK VE EKİBİ, DAİRE AMİRLERİ SİYASİ PARTİ VE SİFİL TOPLUM KURULUŞ BAŞKANLARI VE YÖNETİM KURULU ÜYELERİ, MUHTAR ARKADAŞLARIM, AZALARIM. ÇOK KIYMETLİ HANIMEFENDİ, BEYFENDİ VE ÇOCUK MİSAFİRLERİMİZ, BİZLERİ BU GÜZEL GÜNDE YALNIZ BIRAKMADILAR. PROĞRAMA TEŞRİFLERİNDEN DOLAYI KARAKUYU HALKI VE SAHSIM ADIMA TEŞEKKÜR EDER ŞÜKRANLARIMI SUNARIM. BU PROĞRAMDA MADDİ VE MANEVİ KATKIDA BULUNAN, İLÇE KAYMAKAMI BEDİRHAN İMAMOĞLU, İLÇE MÜFTÜSÜ MÜKREMİN CABUK VE EKİBİ, TÜRK KIZILAY ADANA ŞUBE BAŞKANI YUSUF RAMAZAN SAYGILI, KARKUYU İMAM HATİBİ MAHMUT KARAMAN, KARAKUYU KUR’AN KURS ÖĞRETİCİLERİ VE DAHA İSMİNİ SAYAMADIĞIM KARAKUYU MAHALLE HALKINATEŞEKKÜR EDER SAYGILAR SUNUYORUM. BİR SONRAKİ KUTLU DOĞUM PROĞRAMINDA BULUŞMAK DİLEĞİYLE.







8 Ağustos 2013 Perşembe

BUGUN BAYRAM! MUBAREK RAMAZAN BAYRAMI TUM INSANLAR BIRBIRLERINE DAHA COK YAKINLASSIN, DARGINLIKLAR ORTADAN KALKSIN, KARDESLIK VE DOSTLUK DUYGULARI DAHA DA KUVVETLENSIN. TUM INSANLAR NESE VE MUTLULUK DENIZINDE YUZSUN. BUGUN SEVINC GUNU, KEDERLERI BIR YANA BIRAKIP MUTLU OLALIM. RAMAZAN BAYRAMI'NI DOYA DOYA YASIYALIM. HAYIRLI BAYRAMLAR. 

1 Nisan 2013 Pazartesi

1 nisan yalanına HAYIR NİSAN 1 NEDİR BİLİYORMUSUN?




1 nisan yalanına HAYIR
NİSAN 1 NEDİR BİLİYORMUSUN
''
1 NİSAN ŞAKASININ ARKA YÜZÜ (OKU/ÖĞREN/PAYLAŞ/ÖĞRET)
15. yüzyılın sonlarında, Haçlı ordusu İspanya daki Endülüs müslümanlarının son kalesini kuşatır. Uzun süren bir kuşatma olmasına rağmen, kış aylarının da etkisiyle, kale korunabilmektedir. Durumun zorluğunu anlayan Haçlı ordusunun komutanı değişik taktikler düşünmektedir.
En sonunda 31 Mart gecesi kalenin önüne giderek bir elinde Kur an bir elinde İncil; Şu iki kitap üzerine yemin ederim ki, teslim olursanız bu akşam size bir şey yapmayacağım der. Gerekli görüşmelerden sonra canlarının kurtarılması karşılığında Müslümanlar kaleyi teslim ederler.
Ertesi sabah, yani 1 Nisan sabahı, Haçlı ordusu komutanı bütün Müslümanların öldürülmesi için emir verir.
Bunun üzerine Müslümanlar Yemin etmiştiniz, bize söz vermiştiniz... dediklerinde Haçlı ordusu komutanı Benim sözüm size dün akşam içindi, bugün için size bir sözüm yoktur diye cevap verir ve BÜTÜN MÜSLÜMANLAR ORADA ŞEHİT EDİLİR.
İşte o gün bugündür 1 Nisan Hristiyanlar arasında Hile Günü olarak kutlanmaktadır.
Maalesef halkımız arasında da yaygınlaşmış, yüzlerce, binlerce Müslümanın katliam günü olan 1 Nisan lar, bir şaka günü olarak kutlanmaktadır.
Nereden geldiğini bilelim. Bilelim de ona göre kutlayalım...
(İspanya asırlar boyu müslümanların hakimiyetinde kalmıştır)


22 Ocak 2013 Salı

Mevlüt kandiliniz mübarek olsun. .

Mevlid gecesi, Rebiul-evvel ayının 11. ve 12. günleri arasındaki gecedir. (Mevlid Kandili 2013 ne zaman) Peygamber efendimizin doğum günü, bütün Müslümanların bayramıdır.- Ümit ederiz ki bu mübarek gece, zor günler geçirdigimiz; fakat gelecek adina umutla dolu oldugumuz su dönemlerde yeniden bir uyanisa vesile olur. Mevlüt kandiliniz mübarek olsun. .

8 Ocak 2013 Salı

Hakkari Çukurca'daki Karataş Jandarma Karakolu'na saldırı hazırlığındaki teröristlere yönelik operasyonda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Mehmet Doğan'ın Adana'daki baba evinde yas var.

Hakkari Çukurca'daki Karataş Jandarma Karakolu'na saldırı hazırlığındaki teröristlere yönelik operasyonda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Mehmet Doğan'ın Adana'daki baba evinde yas var.

Doğan'ın şehit olduğu haberinin alınmasının ardından Sarıçam TOKİ Konutları'ndaki baba evine Türk bayrakları asıldı. Büyükşehir ve Sarıçam Belediyesi'nce evin önüne kurulan taziye çadırında Kur'an-ı Kerim okundu.

Çadırda taziyeleri kabul eden şehidin ağabeyi Murat Doğan, 12 yıllık asker olan kardeşinin yaklaşık 5 ay önce İzmir'den Hakkari'ye tayin olduğunu belirtti.

Yaşadıkları duyguyu anlatmanın zor olduğunu vurgulayan Doğan, "İnsanın ciğerinden bir şey kopması nasıldır, bu duyguları ancak bu şekilde öğrenebilir insan. Allah'tan en büyük duamız, niyazımız, isteğimiz inşallah bir an önce başka insanların, başka anne ve babaların üzülmemesi. Tek dileğimiz bu olur. Bizim içimiz yanıyor ama inşallah bir başka ailenin içi yanmaz" diye konuştu.

Şehidin eşi Yasemin Doğan'ın Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi'nde hemşire olduğu, çiftin 4 yaşında Ali Eren isminde çocuklarının bulunduğu öğrenildi. Bu arada, annesiyle dedesinin evine gelen şehidin oğlu Ali Eren'in Türk bayrağı asılı evin penceresinde oynadığını görüldü.

Öte yandan, Artvin'in Yusufeli ilçesinde şehidin kardeşinin yanında bulunan ve acı haber üzerine yola çıkan anne Hacer ve baba Ali Doğan'ın gece saatlerinde Adana'da olacakları bildirildi.

'Ne olmuş 28 Şubat’ta?' | GAZETE VATAN

'Ne olmuş 28 Şubat’ta?' | GAZETE VATAN

2 Kasım 2012 Cuma

enerjisa nın çileden cıkardığı köylüler

Tufanbeyli’de faaliyetlerini sürdüren Enerjisa Termik santrali saat 21 sularında Tufanbeylili köylülerin baskınına uğradı.
Termik santralde Tufanbeylili işsizlerin çalıştırılmaması üzerine yapılan baskında onlarca yaralı ve büyük oranda maddi hasar var. Yaralılar Tufanbeyli Devlet hastanesinde tedavi altına alındılar, şantiyeyse yerle bir olmuş durumda!

GÜNEYDOĞULU İŞÇİLERİN ALINMASI BARDAĞI TAŞIRDI!
Tufanbeylili işsizlerin işe alınması talebiyle bir grup çarşamba günü şantiyeye geldi. Yetkililerle görüşen köylüler, işe alınma taleplerini ilettiler.
Enerjisa yetkilileri talepleri değerlendireceklerini söyleyerek grubun sakince dağılmasını sağladı.
Ancak bu gelişmenin üzerinden bir gün geçtikten sonra, Tufanbeylili işsizler işe alınmadığı gibi, Güneydoğulu 40 kadar işçi, Enerjisa’da işe yerleştirildi. Bu durumu hazmedemeyen köylüler Perşembe günü birbirlerini örgütleyerek bir araya geldiler ve saat 21 sularında Enerjisa santralinin bulunduğu şantiye alanını bastılar.

ENERJİSA ÇALIŞANLARI TUFANBEYLİ’Yİ TERK ETTİ!
Zorla şantiye binasına girerek, önlerine çıkan herşeyi kırıp-döken köylüler, Sabancı Grubu’na bağlı çalışanları dövdüler. Bununla da yetinmeyen köylüler, Koreli taşeron firmanın personelini de dövüp, şantiye binasını yıktılar.
Şantiyede bulunan ofisler, mutfak ve yemekhaneyi yerle bir eden köylüler, üst düzey tüm yöneticeleri kovalayarak yakalayıp ciddi şekilde darp ettiler.
15-20 arabayla olay yerine baskına gelen köyüller şantiye binasından kaçanları da Tufanbeyli’ye kadar takip ettiler. Enerjisa çalışanları evlerine dağılmış olmasına karşın taciz devam etti ve Enerjisa Genel Müdürü tüm çalışanlarına Tufanbeyli’yi terk etmeleri talimatını verdi.
Bunun üzerine Enerjisa çalışanları Tufanbeyli’den ayrılarak Kayseri’deki otellere gittiler.

TRAKTÖRLERİ PARÇALADILAR
Baskın sonrası ortaya çıkan durum vahim!
Türk ve Koreli onlarca yaralı var. Yemekhane, ofisler ve çalışma alanları yerle bir olmuş durumda. Şantiye alanındaki traktörler parçalanmış, araçlar kullanılamaz halde. 

15 Ekim 2012 Pazartesi

2 B YASASI NE HALE GELDİ NE OLACAK GARİBAN KÖYLÜLER?


                                                                        SAYIN BAŞBAKANIM                                                                Bizler Adana ili, Saimbeyli ilçesi Karakuyu Köyü sakinleri olarak 3 dönem ve son MİLLET Vekili seçiminde ise Köyümüzden başka parti Millet Vekili adayı olmasına rağmen AKP ye %80 oy veren ama hizmet zamanı suratımıza AKP’nin tokadını yiyen zavallı insanlarız.

     Neden mi..? AKP’nin çıkardığı yasalara inanın hiç aklımız ermez oldu. Akşamdan sabaha kanun değişikliği yapılmaktadır.

      Nasıl mı? Örneğin: 2 B yasası.

2B yasası Haziran 2012 den bu yana Orman vasfını kaybetmiş araziler, arazi sahiplerine satılacak dediniz, parsel başı 1000 TL para istediniz. Başvuru oranı %10 un altında olunca, bu parsel parası 1000tl yok, sadece tarlanızın dönüm değerini 220tl olarak ödeyeceksiniz diye söylendi.       Gariban vatandaşlar yemedi içmedi 2 B arazilerini almak için, ineğini, tavuğunu ve tavuğunun yumurtasını sattı, başvuru oranı bir hayli yükseldi. Ne yazık ki bu gün, 15 Ekim 2012 günü çevre köylerden, ilçemiz Mal Müdürlüğüne100e yakın kişi müracaatta bulundu, Mal Müdürlüğünden aldığı bilgi karşısında şok olup başvuru yapmadan geri Köylerine döndüler.                                                        Sebebi kaldırıldı denilen parsel başı 1000tl nin tekrar istemeleri gerekçesi ile ayrıca ilgili Bankalara da gereken talimatın verildiğinin öğrenince, baş vuru yapıp Bankaya para yatırmaktan vaz geçtiler. Hal böğle giderse biz bu 2 B lerden vaz geçmek zorunda kalacağız, bizim maddi gelirimiz, bellidir. Biz tarımla uğraşan köylüleriz, tarıma gelince 3 dönüme 50 kilo gübre atığıyoruz, daha bunun mazotu ilacı ve işçiliği, biçip çıkarılması var. Mazota gelen zamlar karşısında, bil hassa traktörü olmayan vatandaşlar daha zor durumdalar. Mazot desteği veriyoruz diyeceksiniz, kaşıkla verip kepçe ile geri alıyorsunuz. Hayvancılığa gelince yem ateş pahası olup hayvanları alan satan hiç yok. İstatistiklere göre 6000tl değerinde görünen inek şu anda, 1500tl ye satmak için tüccara biz yalvarıyoruz.)         Köyümüz 360 hane olup 1030 seçmeni bulunan ve şu anda yaklaşık 100 küsur hanesi çoluğu ve çocuğu ile hiçbir sosyal güvencesi olmadan, münhal illerde, Orman kesim işlerinde, naylon çadır altıda kış yaz demeden çalışmaktadır. Köyümüz Adana hudutlarına mensup olup 1200 rakımlı, Doğu ve Güneydoğudan daha mahrumiyet bir Köy dür. Arazideki parsel çokluğunun nedeni ise, Tapu Kadastro çalışanlarının Devletimizden parsel başı, ödenek aldıklarından, tam tarlaları bile birçok parsele ayırdılar. Örneğin Köyde bir amcamızın 80 dönüm tarlasının, 75 dönümü 2 B ve en az 20 küsur parseldir, bu adamlar ne yapacak? Biz zavallı Köylüler olarak illaki seçim vatandaşı mıyız, yoksa T.C. vatandaşı değil miyiz?          

                                                                                                                       

                                                                                                                                                              

 

10 Ekim 2012 Çarşamba

Adalet zenginimi korumak için var?


      Köyümüzde çalışma yapmak ta olan HES şirketi, birçok yerde hayır kurumu olan bir HOLDİNGE ait. Ama ne hikmetse, bizim Köyümüze herhangi bir hayır kurumunu bırak Köylümüzü yaptığı rahatsızlık ve kanuna aykırı, işler ve Köylümüzü ve çevre Köylüleri küçük, hor görmesinden dolayı, 80 li yıllardan sonra sol partilere çok az oy çıkmakta iken, şimdi ise yukarda bahsettiğim şirket yüzüne çoğunluğu gençler, Doğu ve Güneydoğuda Askerlik görevini yapan birçok kişi oyunu bdp ye verecek oluyor. Biz Köylü olarak ÜLKEMİZE istihdam sağlayacak diye ilk geldiklerinde, her türlü yardımcı olmaya çalıştık ve herkes elinden geleni yaptı. Yamanlı 2 HES şirketinde çalışan personel sayısı 680 kişi. Yaklaşık 500’ü evli, bunları şöyle bir hesap yapsak iki çocuk ve eşleri ile 2000 kişi yapar ve diğer bekar olanlar ile 2180 kişi buradan iş imkanına sahip. Artı buraya gelen en ufak çivi üreten Fabrika ve bunların taşımasını yapan nakliyeci ve buralarda çalışanları insanları hesap yaparsak, ÜLKEMİZE sağladığı istihdam büyük. Biz bunları biliyoruz ve bunun için yaptıkları yolsuzluklarına ses çıkarmadık. Sustukça üzerimize geldiler şimdi ise 8 Köyün kullandığı yol kullanılamaz hale geldi. Gök kaya HES çalışması yapan şirket yolumuza yaptığı 310 metre tünel çok tehlike arz ediyor, kışın 2 metre buz oluşuyor, hiçbir aydınlatma yok, sadece tünel delindi ve basit bir sıva yapıldı. Bu tünele sağlam raporu veren mühendis bu Ülke’nin vatandaşımı değil?  Yaklaşık günde 250-300 aracın geçtiği ve hafta içi her gün  11 adet okul servisi geçiyor. Bir servis şoförü Allah korusun kaza yapsa bir çocuk ölse, Devlet’imiz servis şoförüne yapacağı yargılamada, bu çocuk büyüyünce Cumhur Başkanı olacaktı diye hesap sorar. Bize vatandaş soruyor biz 12 Eylülde Hukukun üstünlüğü için mi, yoksa üstünlerin Hukuku için mi ya da Doğu ve Güneydoğuda herhangi bir suçlu bugün tutuklanıp yarın serbest kalsın diye mi oy kullandık?  Gecen Ramazan ayı içinde, Köyümüzde Türk Telekom’un kaplosını çalmakta olan hırsızları muhtarımız ve birkaç Köylü ile toplanıp hırsızı Jandarmaya teslim etmiş. Ama ne hikmetse 4 eylül 2012 günü mahkemeleri var idi, hırsızı mahkeme serbest bırakmış ve hırsızlık yapan zanlıların yaklaşık 25-30 kişi arkadaşı Mahkeme salonunun koridoruna dolmuşlar. Bu hırsızlığı yapan kişileri jandarmaya teslim etmekle düşman sahibi oluyor Muhtar ve Köylüler. Her hangi bir tedbir alınmadığı yerde bizi suçsuz yere iftira ettiniz diye saldırsalardı bu kişileri kim koruyacak? 1992 ile 1995 yılları arasında Bizim ve çevre Köylere terör yerleşmeye çalıştı. Köylüler dışladı ve terör yardımcı bulamayınca terk etti. Şimdi ise vatandaş biz terörü dışladık, Devlete sadık olmanın ödülü bu mu, HES şirketleri yolumuzu kullanılamaz hale getirdi. Suyumuzu son damlasına kadar alıyorlar, Tufanbeyli ile ADANA arasında bulunan, Göksu Irmağının tamamına HES yapıldı. Karakuyu ve Aksa ağaç Köyü arasında bulunan Can deresi isimli bir deremiz de bize kalsa ne olur? Bu suyu Köyümüzden Kozan ilçesine kadar, 13 Köye içme suyu projesi yapıldı, ne hikmetse bu gününe hiçbir çalışma yapılmadı. Köyümüz 360 hane ve 1030 seçmeni var, çevre Köylerin ve Saimbeyli’nin en büyük Köyü. Köyümüzde bulunan İlköğretim okulda normal temizliği bir tarafa vc ihtiyacında kullanacak suyu yok. Çağ atlayan Ülkemizde içme su ihtiyaçlarını Köylülerimiz hale bidonla hayvan üzerinde ta yığıyor, Köyümüzden Kozan’ın Köylerine kadar gidecek içme suyuna ENERJİSA, OSMAN KATIRCI OĞLU HES şirketleri proje yapmaya çalışıyor, bu şirketler bu suya HES yapınca, bu çevre Köylerin içme su ihtiyacını nerden karşılanacak? Bu Köylerin acilen taşınması mı gerek? Nereye taşınacağız? Bu Köyler taşınınca PKK ya mı kalacak? Köyümüz de bulunan Sağlık ocağında hiç personel yok, Köyümüzün ilçeye uzaklığı 35 km. Köyümüz Sağlı koçağına, çevre en uzak Köy ise 13km.Köyümüzde bulunan İlköğretim okulunda 344 öğrenci bulunmakta, bu öğrenciler Allah korusun toplu bir zehirlenme olsa ne yapacak?                                              

CAFER AKBOLAT                                          

26 Eylül 2012 Çarşamba

TÜRKİYE AKP İLE NERDEN NEREYE GELDİ


                                           TÜRKİYE AKP İLE NERDEN NEREYE GELDİ                                                                                                                                                                                              Ülkemiz de her gün bir iki değil onlarca Şehit yakınlarına Allah sabır versin, Şehitlerimiz şefaatcı olur inşallah bu kan ne zaman duracak? Geçmiş den nedense hiç ders  almıyor Devlet büyüklerimiz, doğu ve güneydoğuda seksenli yıllar öncesi halka yapılan şimdi ise Ülkemizde HES çalışması yapılan bölgelerde  aynısı yapılıyor. HES çalışması yapılan bölgelerdeki halk hiç  çalışma hakkında bilgilendirilmeye ihtiyaç duyulmadığı gibi rahatsızlıklarında da, Vali, Kaymakam, 5 yıl görev yapınca süper emekli olan Milletin vekili değilde Milletin efendisi olan bey fendiler  yapılan şikayetleri itibara almıyorlar. Halk 5 yılda bir aklılarına düşüyor, ondan sonra kendiişlerine bakıyorlar, Allah aşkına 550 vekil Meçlis’de çalışma yapmak için çok değimli, Dünyaya meydan okuyan İsrail haydudunun meçlisinde kaç vekil var acaba. 550 Vekilin 81i her ay sıra ile her İlden 1 vekil seçim bölgelerini gezse halkın derdini dinlese TBMM’sinin çalışması aksarmı acaba? HES çalışması yapan firmalar çalışma yaptıkları bölgede halkı her türlü rahatsız ediyorlar. Sayın Başbakanımız televizyona çıkıp güzel reklam olacak yerlere hayır kurumu yaptıran, Devletimize vergisini eksik ödeyen, bu güne kadar ben hiç vergi rekortmeni olan bir iş adamı duymadım yanlış ise özür diliyorum. Benim Ülkemde vergi rekortmeni genellikle dizi, filim yıldızı ve şarkıcı popçu oluyor, vergiyi bir kibrit, ekmek gibi zaruri ihtiyaç sahibi tüketici öder. Allah aşkına ülkemizde çalışanımızın yüzde kaçını oluşturuyor bilmiyorum ama asgari ücretle çalışan ve memurlardan kesilen vergi kadar iş adamların dada kesilse Ülkemiz ne halde olur. Benim ülkemde iş adamları arabasını değiştirir, iş yerinde tadilat yapar masraf gösterir ve bazılarda güzel reklam olacak yerlere hayır kurumu yaptırıp 100 harcadıysa 1000 gösterir devlete bağışlar, örnek  %95i Müslüman ülkemizde Camii yaptırıp bazı şirketlerinde ise başörtüsü yasağı getirebiliyor. Yukarda bahsettiğim gibi, Sayın Baş banımız sayın iş adamları biz devlet olarak sizin önünüzü açıyoruz, siz ise yol ve HES çalışması yapanlara hitabında çalışma bölgenizde hiçbir vatandaşı rahatsız etmeyin evimi arazimsimi gerek tatlılıkla anlaşın gönlünü edin, çalışacak elamanınızı vasıflı veya vasıfsız en az%40ı o bölgeden alın diyor ama %5i uygulanmıyor. Sayın Baş banımız Bimer isminde bir kurum açtı,  ilçede ilde çözülmeyen sorunları Bimere yazın diyorsun ama Bimere yazılan kaç şikâyet çözüldü? Bana göre hiç, herhangi bir kurumdan şikâyetçimi oldun BİMER o kuruma sizden şikâyet var bunu çözün, şikâyet edilen kurum o sorunu çözse vatandaş BİMERe niye yazsın, BİMERin görevi şikâyet edilen kuruma bu sorunu çöz tabi ki diyecek ama sorun çözülümü diye şikayetçiye sorulmuyor ve şikayet edilen kurumu kim denetleyecek sorunu cözdümü diye. AKP’nin çıraklık, kalfalık şimdi ise ustalık dönemi en büyük sorun terör, şimdi ise terör ne durumda dahada güçlendi, çünkü terör bu ülkede niye var oldu? Halk Devletimize küstürüldü, siz Doğu ve Güneydoğuyu kurtarmaya çalışırken diğer bölgedeki HES ve  yol çalışması nedeni ile halkın Devletine güveni azalıyor. Bu benim yazdıklarım haydi yalan, o zaman bir tane kavgasız HES çalışması niye yok?  Bu soruna çözüm bulunmazsa 10 yıl sonraya kalmadan korkum oki HES çalışması yapılan bölgelerin Doğu ve Güneydoğudan farkı kalmayacak.                                                  

Cafer AKBOLAT

Karakuyu Köyü

Saimbeyli ADANA

Tlf:05353285875

25 Eylül 2012 Salı

Bu nasıl Adalet.?

Unutulmuş memleketten herkese selam. Adana Simbeyli Karakuy köyünde yaşayan bir vatandaşım. Benim Ülkemde her vatandaşın vatani görevini yaptığı gibi, ben de anlımın akı ile askerlik görevimi yaptım, ben ve herhangi bir vataşda, bu Ülke'nin her karış  torağı bizim diye vatani görevini yapıyor. Ama ne yazıkki biz köyümüzde her gün yaşadığımız toprakları ve Köyümüzün doğal kaynak sularını bizim kullanma hakkımız yokgibi son damlasına kadar HES şirketi almaya çalışıyor. Bize her türlü rahatsızlık veryor veherhangi bir konuda Jandarmaya şikayette bulununca ilgilenilmiyor. Ben veya benim köyümden herhangi bir vatandaş niye Askerlik yaptı?  Bizim rahatsızlığımızla ilgilenmeyen Jandarma herhangi bir şirket yetkilisi bir vatandaşdan şikayetçi oldumu her an göreve hazırlar. İşte size HES şirketinin Köyün ana yolu ve yerleşim yerindaki dinamit deposu. Bu dinamit deposu tehlikeli değilmi?  Ve kanuna aykırı değilmi? Bu Ülke'de kanunlar HES cilere ayrı garibana niye ayrı uygulanıtor?

18 Eylül 2012 Salı

işte ülkemizin hali Her gün yüzlerce öğrencinin geçtiği tünel...

Bu resim gökkaya hes şantiyesinin yardibi köyüne yaptığı tünel hergün enaz 100 yüz araba geciyor. Buzlar 1 2metre olmuş kimse buna bir cözüm aramıyor. İlla birilerinin ölmesimi gerekiyor, gerçi yamanlı2 şantiyesinde ölen gariban için ne yaptılar. Savcı gelmeden alelacele hertürlü aydınlatması ve diğer önlemler alındı dediler. Orda çalışanların hiçbiride ses cıkarmadı, gerçi haksızlığa sustukca susan kaybeder beni işten cıkarırlar diye susanların bir çoğu şutlandı. Bu resmi 8 ay önce cektimdi ve bir çok yetkiliye gönderdim,ama şu anda gökkaya HES bitmek üzere, 8 Köyün kullandığı bu tünel için hiç bir iyileştirme çalışması yapılmadı. Ne yazıkki Ülkemiz'de köylü canı cok ucuz.

7/24 saat hizmet vermesi gereken akaryakıt istasyonundan yakıt alamadım yetkililer ne yapacak.

Tükiye'ede çok titiz olarak bildiğimiz Opet'in ek firması olan Adana Kozan Cukurköprü'de Sunpet akaryakıt istasyonundan 17.09.2012 tarih ve saat 00.07 de akaryakıt almak için geldiğimde istasyonda personel yok. Hizmete kapalı levha veya bir uyarı yok, personele yakıt alacağım diye cağırdığımda  Çihat'ın oraya git ordan al dedi, 7/24 saat hizmet vermesi gereken akaryakıt istasyonu ne hakla bana git başka yerden al veya şu saat ta yakıt veremem  diyor?  Bu köyde 3 adet akaryakıt istasyonu var hepsi kapalı. 7/24 saat hizmet veriyoruz diye reklam veren sunpet firmasının müşteri hizmetlerini aradım ve sordum, bu personelin  bana param ile akaryaakıt vermeme hakkı varmı ve bana size gün içinde müşteri temsilçimiz dönecek denildiği halde kimse dönmedi. İşte Türkiye'nin Opeti Sunpeti herkes duysun.
Tükiye'ede çok titiz olarak bildiğimiz Opet'in ek firması olan Adana Kozan Cukurköprü'de Sunpet akaryakıt istasyonundan 17.09.2012 tarih ve saat 00.07 de akaryakıt almak için geldiğimde istasyonda personel yok. Hizmete kapalı levha veya bir uyarı yok, personele yakıt alacağım diye cağırdığımda  Çihat'ın oraya git ordan al dedi, 7/24 saat hizmet vermesi gereken akaryakıt istasyonu ne hakla bana git başka yerden al veya şu saat ta yakıt veremem  diyor?  Bu köyde 3 adet akaryakıt istasyonu var hepsi kapalı. 7/24 saat hizmet veriyoruz diye reklam veren sunpet firmasının müşteri hizmetlerini aradım ve sordum, bu personelin  bana param ile akaryaakıt vermeme hakkı varmı ve bana size gün içinde müşteri temsilçimiz dönecek denildiği halde kimse dönmedi. İşte Türkiye'nin Opeti Sunpeti herkes duysun.

11 Eylül 2012 Salı

Doğa harikası geğil yeşil enerjinin yok ettiği ağaçlar.

Gökkaya HES çalışmasında su altında kalan onbinlerce ağaçların bazı görüntüleri. Bizim Devletimiz bu kadar zenginmi? Bu ağacları bir gariban ihtiyacı için kesse cezai işlem uygulanır. Ama güçlü bir şirket hertürlü kanuna aykırı iş yapabiliyor, bunlar vergi ödemez, Ülkemizde vergiyi tüketiçi öder. Ne yazıkki sıradan bir vatandaş bir iş için Devlet dairesine varınca sıra bekler ama herhangi bir şirket yetkilisi Devlet'imizin bir çok kurumunda sıra beklemez her türlü işi yapılır. Bunlara örnek bir HES çalışması yapılan yerden bir görüntü, bunlar gibi onbinlerce ağaç su altında kaldı. Buı ağaclar değerlendirilemezmi idi? Şirket yetkilileri biz bu ağaçların bedelini ödedik diyorlar, hangi Adalete sığıyor Ülke'nin tabi zenginliği olan ormanı su altında bırakmak?

6 Eylül 2012 Perşembe

bu milletin devletine hainlik yapan terörler nasıl millet vekili sıfatı taşığıyor bu milletin gururunu kim koruyacak?


Şehitlerizin yakınlarına sabır dileğiyorum


 

Allah'a abd ve asker olmak, öyle lezzetli bir şereftir ki, târif edilmez. Vazife ise: Yalnız bir asker gibi Allah nâmına işlemeli, başlamalı. Ve Allah hesabıyla vermeli ve almalı. Ve izni ve kanunu dairesinde hareket etmeli, sükûnet bulmalı. Kusur etse, istiğfar etmeli.

Sırattan geçerim desem yalan, kör bıçak bile keser boynumu, bıırakma beni bana ben İsmail değilim...

Vatandaş Devlete niye küsüyor?



         Adana ili Saimbeyli ilçesinde bulunan Adliyenin kapatılıp Feke ilçesine bağlanacağını öğrenmiş bulunmaktayız.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           

       İlçemiz Toros’ ların eteğinde küçük şirin, ABD ve İNGİLTERE gibi büyük devletlerin ismini zikrettiği tarihi bir ilçedir. Cumhuriyet kurulmadan daha önce, bir rivayete göre 18.000 hane, bir rivayete göre 30.000 Köyleri hariç nüfusa sahip olduğu söylenen ilçemizin, nüfusu 6-7 yıl önce 5.000 küsur iken şu an 4.000 nüfusa sahiptir. İlçemizin nüfusu sürekli düşüyor, Saimbeyli İlçesi Feke ile Tufanbeyli ilçesinin arasında bululmaktadır. SGK ve Trafik tescil cevre ilçelere daha iyi hizmet verebilmek için, orta yerde olması daha uygun değimli? SGK Feke’de Trafik tescil ve bölge Devlet hastanesi Tufanbeyli’de, cevre İlçelerdeki kamu hizmet kurumu artarken, bizim İlçemizden Adliye niye taşınıyor?   

       İlçemiz 25 köyü ile 17.700nüfusa sahiptir. 17.700 kişinin mutlak suretle Adliye ile bağlantısı olacaktır. Saimbeyli Adliyesinde devam etmekte olan Savcılık soruşturmaları, Ceza ve Hukuk Mahkemelerinde görülmekte olan davalar, devam etmekte olan İcra takipleri ve diğer bütün işlemler Feke bölge Adliyesince takip edileceğinden dolayı bütün vatandaşın mağdur olması demektir. Örnek benim bir yaş düzeltme davam yaklaşık 20 ayda sonuçlandı. Davama ihtiraz eden olmadığı halde, acaba Adliyemizdeki davaların az olması nedeni için Adliyemiz taşınıyor. Bizim halkımız hırsız, katil, terör ve Devlet düşmanı olmadığı için Aliye taşınarak cezalandırılıyor mu? Vatandaşın ihtiyaç duyduğu Adliye ve diğer İlçemizde bulunmayan, Kamu kurumlarının ilçemize gelmesi için Kanuna aykırı işlere mi başvurmamız gerek.  Yukarda bahsettiğim gibi karşılıksız bir dava, 25 Köyü bulunan İlçemizde, 20 ayda sonuçlanıyorsa, iki vatandaşın anlaşamadığı dava, 48 Köyü bulunan Feke İlçesi Saimbeyli ve 25 Köyü ile birleşince kaç yılda sonuçlanacak?  Yüz iki yüz değil, Köyleri ile birlikte 17.700 nüfusa sahip İlçemizde bir vatandaş resmi makamlarda, bir işi için, Adliye sicil belgesi istenildiğinde, 40 km. uzaklıktaki Feke İlçesine gitmek zorunda.1, 2 ve 3 saat ara ile minibüsün kalktığını göz önünde bulundurursak, özel aracı olmayan ve kendi köyünden ilçeye zor gelen, vatandaş en ufak bir işini kaç günde tamamlayacak? En uzak Köyde oturan bir vatandaş, 110 km. gibi uzun ve yarısından çoğu stabilize, asfaltsız Köy yolu kalmayan Ülkemizde, en ufak Adli işlemini nasıl görecek? Ayrıca Adliyeyi kapatma kararı, İlçe ve Köyleri halkı tarafından olumlu karşılanmamakta. Saimbeyli ve Köylerinde nüfus kaymasına neden olacağı beklenmektedir. Ve bu nüfus kaymasının kıt kanaat geçinen ilçe esnafının zararlı çıkacağını altını çizen, ilçe halkı durumdan memnun olmağı aşikârdır. Köylerde devam etmekte olan, nüfus kayması bu durum nedeni ile hızlanacak. Saimbeyli Köylerinin taşındığı ve taşınabileceği İlçe Kozan. Kozan’da ise işsizlik yeterince mevcut. Karakuyu Halkı, sulu tarıma elverişli tarım arazimiz var ama, bizim yeterli içme suyumuz dahi yok, yolumuz asfalt idi bize bu yolu, çok gördüler. HES çalışması nedeni ile 1 - 2 değil tam 8 Köyün yolu kullanılamaz hale geldi. Karakuyu Köyünde 7 Köyün faydalanacağı Sağlık ocağı var ve ulaşımda en uzak Köy 9 km. İlçeye ise en yakını, 28, en uzağı 48 km..  Acil bir durumda ambulans gelmesi, yolun çok bozuk olma nedeni ile,  en yakın köye 1 saatte gelemiyor, bu durum 2 saati bile geçtiği oluyor. Karakuyu Köyünde Sağlık ocağımızda başta Doktor olmak üzere tam teşkilat idi, önce doktor sonra sıra ile kimse kalmadı, İlçede ise açil bir durumda bile sıra bulamıyoruz. Sıra İlçemizde mi, ihtiyaç duyulan yeni kurum gelmediği gibi, önce Adliye sonrası sıra ile hepsini taşırlar.  Bize kimse sahip çıkmaz, Köylünün çoğunluğu göçme taraftarı. En iyisi biz Köyü terk edelim, göçebile çekleri  yer  Kozan. Kozan’a işsizlik hat safhada bu Köyler de taşınırsa çoğunluğu işsiz olan şehre yenisi eklenince, tehlike ortada, işsiz halk hor görülecek ve işsiz gençlere Ülkemizde kimin sahip çıktığı ortada, bunun vebalini kim üstlenecek?                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                     

        Adaletin geç tecelli ettiğinden dert  yanarız ve bu şartlar altında görev yapan Hâkim ve Savcılarımız vakayı (keşiflikse) nasıl icra edecektir? Bu durum Hakim ve Savcılarımızın bütün günü yolda geçirmesine ve görevini zor şartlarda ve uzun bir sürede gerçekleştirmesine neden olacaktır.                                          

        
Cafer  AKBOLAT

Terör sadece Dogu ve Güney Doğuda değil

tehlikeli madde deposu aturumalanına, yolauzak olması gerek değilmi? bu dinamit deposusaimbeyli kara kuyu köyunde tehlike sacıyor.

5 Eylül 2012 Çarşamba

Avrupa standartlarına ulaşan Ülke'mizin hali...

Benim köyüm neden böyle Başbakanım!!!

SAYIN BAŞBAKANIM

2002/03 kasım’dan bu yana Türkiye’nin coğrafyası değişti, duble yollar, barajlar, sulama kanalları, daha hangi birini sayayım, ama benim köyümden herhalde ne hükümetimizin nede valimizin haberi yok, benim köyümde yeterli içme suyu bile yok. Karakuyu Köyü ile ilçemiz arasında bulunan yolumuz asfalt idi, Himmetli Köyü ile Karakuyu Köyü arası 19 km. asfaltımız HES çalışması nedeni il

e yolumuz kullanılamaz hale geldi, yağmur yağdığında birçok yerine su doluyor benzinli araçlar yola hiç çıkamıyorlar. MEM enerji şirketinin yapmış olduğu yolumuzda bir 310 metre tüneli var, içinde aydınlatma yok. Tünel içinde bir çalışma yaparken giriş ve çıkışa bir uyarı koymaya bile ihtiyaç duymuyorlar, kışın 2 metre buz oluşuyor, yazın tozdan ilerlemekte çok zorluk çekiyoruz. Bizim gariban vatandaşımız bir yerden bir yere yaya gitmek zorunda kaldıklarında yoldaki su ve karanlık tüneli geçemiyorlar. Tünel yaz ayları toz, kışın ise yaklaşık 2 metre oluşan buz ile tehlike saçıyor. Buna önlem almak için illa birilerinin ölmelimi. Modeli düşük aracı olan bir vatandaşımız 2 kere ilçeye gitse yolun bozuk olması nedeni ile üçüncüsünde yolda kalıyor. Refah düzeyi yükselen, insana duyulan saygının, Avrupa standartlarına ulaşan Ülkemizde vatandaşa bu eziyet revamı? Acaba hangi adalete sığıyor bir şirketlerin daha az masrafla iş yapmak için 8 köyün yolunun bozulmasına göz yummak. Bu yolu kullanan 8 tane köy bulunmaktadır, ortalama günlük 250/300 aracın geçtiği yol, üstelik bu köylerin % 60, % 70 % 80’ni oyunu AKP’ ye veriyor, AKP Adana ilinde sadece Saimbeyli ilçesinde birinci geliyor, oda köylerin oyu ile AKP’ye oy verenlerden öç mü alınıyor? Benim köyümden başka siyasi partiden Milletvekili adayı olmasına rağmen yinede %75 AKP’ye oy verildi. Ben AKP köy başkanıyım halkın karşısına çıkmaya utanıyorum. Bu köylerin insanları işsiz, bir gün gelir bizim memleketimizden de Devletin haberi olur, köyler boşalmasın diye Aksaağaç Köyü ile Karakuyu Köyü arasında bulunan minare yüksekliği yaklaşık, 400/450 metre aşağıda hoca bey deresi isimli bir dere bulunmakta, bu derenin suyunu devletimizin içme suyu projesi var ama nedense daha bir çalışma yok. Köyde HES çalışması yapan Enerji SA firması iptal ettirdi deniliyor ne kadar doğru bilemiyorum. Bu su sulama suyu olarak, Köyü müze çıkar diye ümit ediyordum. Zenginin değil haklının yanında, demokratik ve insan haklarına riayet edilen ülkemizde Türkiye’nin 4 bir yerinde hayır kurumu olan Sabancı Holding’in Enerji SA firması Köyü müzede HES çalışması yapmaktadır, bize ne faydası var hiç, 2 köyden çalışan sayısı 28, 600 ün üzeride işçi çalışan şirkette. Sabancı Holding parasına para katmak için ilkbahar yaz aylarında günlük ortalama Aksaağaç ve Karakuyu köyünün 60/70 tanker içme ve inşaat için su aldığı dereye gözünü dikti. Biz buraları devletten kiraladık bizim çalışma bölgesinde bulunan bahçe ve tarım arazilerinizi satın, yoksa kamu yararına istimlâk eder paranızı banka hesabınıza yatırırız diyor Enerji SA Müdürü. Her yıl sağlığa ayrılan bütçenin yükseldiği Ülkemizde, bu şirketler hiç çekinmeden, Türkiye’nin dördüncü büyük şehri Adana’nın içme su kaynağı Seyhan Nehri’ni besleyen Göksu ırmağına her türlü çöp, kimyasal madde ve artan çimento atığı dökebiliyorlar. Bununla ilgili bazı görü var elimde. Biz HES çalışmasına karşı değiliz, ama bizi kendilerinin rahatsız etmeye yolumuzu kullanılamaz hale getirmeye, suyumuzun son damlasına kadar almaya ve taş ocağından çıkan toz mahalledaki bahçe ve tarım arazisini ve halkın sağlığını tehdit etmeye ne hakkı var? Bize siz ne gibi insansınız yapılan hizmete karşı çıkıyorsunuz, Sabancı Holding olmasa idi, Adana var olur mu idi, Sabancı kadar başınıza taş düşsün diyebilen bir idare işler şefi var, acaba bir yerde iş yaparken vatandaşı rahatsız etmeye ve küçük görmeye bu cesareti nerden alıyorlar? Rahatsız oluyorsanız gidin şikâyet edin diyebiliyor, Enerji SA Müdürü Mehmet Karaağaç ve idari işler şefi Deniz Karatepe. Kimi kime şikâyet edeceğiz ben 38 yaşındayım ömrümde hiç Vali görmedim, benim Köyüme bir kere gelip vatandaşın derdini dinlemeyen, Kaymakam, ilçe garnizon komutanı, Orman işletme müdürü, ama Enerji SA şirketini ayda bir kere ziyaret edebiliyorlar.

Sayın Başbakanım ayda bir ulusa sesleniş konuşmasında Sayın Vali’ler, Kaymakam’lar, İl ve İlçe başkanları makamınızda oturmayın gidin gezin halkın derdini dinleyin diyorsunuz ama hiç bir icraat yok. Bir soru Türkiye’nin en kalabalık 2 yolundan biri Adana Pozantı ve Niğde Ulukışla yolunu rahatlatacak, Adana Tufanbeyli yolu ve bu yol Doğu Akdeniz ve Orta Karadeniz bölgesinin yolunu kısaltacak. Bu kadar önemli olan Adana Tufanbeyli yolu arasında bulunan tapulu arazileri istimlâk yapılamadığı için yol çalışması aralıkla devam etmektedir, örnek Saimbeyli ve Himmetli arası. Bir Devlet yolunun yapımı kamu yararına değimli? Benim bir yaş düzeltme davam 2 yıla yakın sürdü, hastane doğum raporu ve şahidim olduğu halde. Benim ve Selahattin Duranın müstakil kullandığı tapulu araziye Enerji SA şirketi bizden izin alma ihtiyacı duymadan çalışma yapmaya başlamış,2 ad. Ağaç yok etmiş, Mahalle sakinleri Jandarma ve Orman işletme şefliğine ihbarda bulununmuş Orman işletme şefinden aldığı cevap şu an Orman muhafaza memurum yok. Jandarma geldi bir tutanak tuttu mahkeme 2 ayda Enerji SA lehine temiz yolu açık karar verdi. Sıradan bir orman köylüsü gariban vatandaş kış ortası yakacak odunu kalmayınca, yanına 2 kişi alıp 2 ağaç kesse hepsine ayrı ayrı cezai işlem uygulanır, suçu güçlü bir şirket yapınca yapılan ihbar ile ilgilenilmiyor. Acaba hangi adalete sığınarak bu cesareti alıyor bu şirket, 8 köyün yolunu kullanılamaz hale getirmeyi, 3/5 kişi değil 2 köyün içme ve sulama suyunu son damlasına kadar almayı? Ormanı kiraladık diyerek ormanı tahrip etmeyi? Ormandan mutlaka kiralama yapılmıştır, ama kaç hektar kiralayıp kaç hektarını kaçak kullanılıyor acaba? Bu insanlar ne yapacak susuz? ENERJİSA bize bedava elektrik mi, verecek verse ne yazar susuz yaşanır mı? ENERJİSA müdürü bu bölgeyi Devletten kiraladık. Devlet bizim yaşadığımız toprağı kiraya verirken, bu halkın hiç görüşüne gerek niye duymuyor? Acaba bu bölgelere 1992 ile1995 yılları arası terör yerleşmeye çalıştı, bu bölge insanı terörü dışlamasa da beslese idi, bu şirket burada çalışma imkânı bulabilir mi idi? Acaba bu toprakları şimdi kim korumuş oluyor? Devlet halkının yaşamadığı toprağı ne yapacak? Acaba biz TÜRİYE CUMHURİYETİ vatandaşlığını hak etmek için dağa mı çıkmamız gerek? Yoksa terör mü beslememiz gerek? Yine bir soru, yaşadığımız bölgenin doğal kaynak suyunu, hazine arazisini ve ormanını kullanma hakkı bu bölgenin halkına mı ait? Yoksa kamu yararı adı altında, iki köyün son damlasına kadar suyunu alıp parasına para katmak için Sabancı Holdinge mi ait? 
Bu 2 köyün 20.000 dönümün üzerinde tarım arazisi bulunmaktadır, nerdeyse yarısından iki kere mahsul alınır ve çevre köylere de iş istihdamı da sağlanır. Bu köylerin insanı işsiz köylünün yarıdan fazlası başka illerde hiçbir sosyal güvencesi bulunmayan ve geçici olarak patates, soğan tarlasında hamallık ve orman işçiliği yapıyorlar. Türkiye’de köyler işsizlik nedeni ile boşalıyor genellikle güney ve güneydoğuda, boşalan köylere kim yerleşecek tabii ki terör, Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki terör belası buraya da mı gelsin? Devlet’imiz bize sahip çıkmazsa bu bölgede de yaşanılmaz hale gelinecek. Şehre göç başlayacak, boşalan köyler terör yuvası, şehirdeki işi olmayan vatandaş hem dışlanacak işsiz gençler ya hırsız ya da kapkaççı ve terörün eline düşecek.

BİLGİLERİNİZE ARZ ADERİM
Cafer AKBOLAT

ADRES: Karakuyu Köyü Merkez Mevkii No:11
Tlf:05353285875 Saimbeyli